Sayfalar

30 Mayıs 2011 Pazartesi

kız kafası

çok yakın bir arkadaşımla (bilen bilir arkalim) beş altı aydır küsüz. yok şimdi saydım, tam yedi ay olmuş. sıkça rüyalarıma giriyor ve arada kendimi kafamda onunla konuşurken yakalıyorum. konuşmak şart. ama konuşmanın nasıl akacağını tahmin ettiğim ve kimseyle tartışmak istemediğim için bunu sürekli erteliyorum. kızların küsünce barışması ne zor şey yahu! bu konuda erkeklere hep imrenmişimdir. çok büyük mevzular da olsa bir süre görüşmez, sonra bir araya geldiklerinde ya da karşılaştıklarında dialog şu olur:
- n'aber abi?
-iyidir abi. senden n'aber?
- iyi iyi.
......
kaldıkları yerden hayatlarına devam ederler. erkeklerin en kıskandığım özelliklerinden biridir bu.
kafa bulamadığım için bacak koydum. idare edin...

28 Mayıs 2011 Cumartesi

ben sarhojum. bana bu şekil muamele edebilirsiniz

zor zamanlar geçiren bir arkadaşım bir süredir bende kalıyor. alanımız dar olsa da iki kişi yaşamayı özlemişim. eve geldiğimde yemeğin genelde hazır olması, her yerin pırıl olması, evde laflayacak kafa birinin olması epey konforluymuş ve ben tüm bunları unutmuşum.
ancak bu sahsı muhterem kafası bozuk ve alkole azıcık düşkünce biri olunca işler karışabiliyor. bazı günler eve gittiğimde dut gibi bulabiliyorum kendisini. sarhoş insana nasıl muamele edileceğini bilirim. babam sağ olsun, çocukluktan beri antremanlıyız. yanınızda her an sarhoş olabilecek biri varken ne içerseniz için hep ayık kalırsınız. sorumluluk duygusu sarhoş olmanıza mani olur. geçen gün bir değişiklik yapıp rolümü değiştirdim. ne olacağını düşünmeden ben bıraktım kendimi. e biraz da fazla kaçırmışım üzerinize afiyet. hatunun bana ertesi sabah söylediği lafı aynen yazıyorum: "ya magnet, ben biraz içeyim, kafayı dağıtayım diyordum, sen o kadar çok sarhoştun ki ben ayıldım!"
sonuç: deli deliyi görünce sopasını saklar misali, sarhoş sarhoşu görünce ayılıyor. her türlü sorumluluktan sıkılmış bendeniz bu sorumluluktan da istifa etmek için elimden geldiğince rahat davranmaya çalışacağımdır.

5 Mayıs 2011 Perşembe

bir klasik olarak Hıdırellez duamız


Sevdiğim kim varsa, kendim de dahil, sevebileceğim herkes de dahil...

Sağlığı iyi olsun.

Kalbi ritmini çalsın. Yanakları kiraz pembesi, dudakları bal olsun. Teni sıcak kalsın, enerjisi dışına taşsın. Ciğerlerinden nefes, midesinden gurultu, bacaklarından güç eksik olmasın....

Kanı bol olsun, damarlarında dönüp dönüp dolaşsın.

Sevdikleriyle birarada olsun. Kolu kollarına değsin, gözü gözlerinin içine baksın. Lafları birbiriyle başlasın. Nesi varsa, bölüşücek biri olsun; nesi yoksa, bulup getiricek biri olsun.

Bu birileri az ama öz olsun. Bazıları dünyada tek olsun. Sevgisinin tamamını harcasın. Harcasın ki, ona büyük bir miras kalsın.

Sevmekten bıkıp usanmayacağı biri olsun. Onun yeri ayrı olsun. Onu soysun, başucuna koysun ama yalan uydurmasın. O herşeyine, her haline tek tanık olsun. Bir hareketiyle güldüren, bir hareketiyle ağlatan olsun. Duyguların hepsi onda olsun. Kalbi buna teslim olsun. Bütün şarkılar onu anlatsın. Aşık olsun, sırılsıklam olsun. Kurumasın.

Yapmaktan bıkıp usanmayacağı bir işi olsun. Başarının gerçek adının bu olduğunu unutmasın. İbadet eder gibi, bu keşfini hergün yeniden kutlar gibi, onu yapıp dursun. Yaptıkça daha iyi yaptığını görsün. Daha iyi yaptıkça bunu başkaları da görsün. O başkalarının bunu gördüğünü, dış gözüyle görsün, iç gözüyle işine baksın.

Neşesi bol olsun.

Kendini mutlu etsin, durduk yere neşelenmek nedir bilsin. İçinde birşey durup durup zıplasın. Duydukları, gördükleri onu gıdıklasın, kahkaha attırsın. Gürültü çıkarsın. Saçma şeyler söylesin. Çocuklukta en şımardığı ana, sık sık gidip gelsin. Nereye gidip geldiği bilinmesin.

Değiştirmek istedikleri değişsin.

İçte ve dışta, iyi günde ve kötü günde tadilat yapsın. Eskilerini atsın, ruhunu havalandırsın. Kapıda hep kamyonu dursun. Dilediği yere taşınsın. Kendinden taşınmak isterse, içindeki güç, dışındaki sevgi ona yardımcı olsun. Bileği, bütün alışkanlıklarıyla, bağımlılıklarıyla güreşsin.

Birşey ona sürpriz olsun. Günlerinden birgünü, bir pakete sarılı olsun. Açılınca, içinden hiç beklemediği güzel bir haber çıksın. Bu gün üçyüzaltmışbeş'ten herhangi biri olsun. Öylesine bir pazartesi, arkaya kavuşturduğu ellerinde, unutulmaz bir salı saklasın. Öyle tahmini mümkün olmayan birşey olsun ki bu, hayatın zekasını anlatsın.

Bir hayali gerçek olsun. Bir hayale gözünü yumsun. Peşinden koşup, onu sobelesin. Hayalini kendinden saklamasın. Bir çizgi filmde olduğunu, herşeyin mümkün olduğunu unutmasın.

Bu duayı okusun. Kendi sesiyle duysun. Duası gerçek olsun.

Her kelimesine şükretsin. Tek satırına nazar değmesin. Amin.