Sayfalar

22 Ocak 2010 Cuma

BURASI SANAL ALEM, BURDAN ÇIKIŞ YOK!



"yettim gari" başlıklı bir post atmayı çok isterdim. Ama henüz değil. Attığınız "nerelerdesin" konulu maillerle götüm kalkmadı. buranın da kendine göre bir bağlayıcılığı olduğunu görmek tırsıttı beni açıkçası. üstene bozbek'in beni mimlemiş olması tuzu biberi oldu. kaçmıyorum yanıtlayacağım elbet. ama ben yanıtlayana kadar güncelliğini yitirebilir, karışmam.

hayatı kah ailemin, kah sevgililerimin evlerinde torba torba yaşadım. o kadar çok torba taşıdım ki, maymunları hatırlatan uzuuun kollarım o yılları hatırlatıyor her aynaya baktığımda. Ve her evde birşeylerimi bıraktım. hala içim acıyarak hatırladığım eşyalarım bazen gelir aklıma. Lancome cilt bakım seti, ayakkabı, siyah ipek gecelik, bilmemkaç avroluk motor montu vs vs. daha fazla hatırlamak istemiyorum. bunlarsız yaşayabilirsiniz. Ama pcnizin kurulum cdsini bırakır ve hangisinin evinde bıraktığınızı hatırlamazsanız ve pcniz gün gelip çökerse götünüzün üstüne oturup bir sigara yakarsınız.

her an tatile çıkabilirim. her an geri dönebilirim.

5 Ocak 2010 Salı

koku

Sabah saat 9:50. Afyonum patlamamış, hala tek gözüm kapalı. Beşiktaş trafik ışıklarında karşıdan karşıya geçiyorum. Burnuma bir Rochas kokusu geliyor. Dönüp bakıyorum O mu diye heyecanla. Tabii ki değil. Ama ayılıyorum birden.

Koku anılarda hatırlanması en zor öge bence. Yani oturup kokusunu hatırlamaya çalışsam hatırlayamam birinin. Ama 5 duyu arasında en etkili olanı derler ya, bu sabah inandım.

yastık


böyle bir yastığım olsa sarıp sarmalayan, daha ne isterim ki!