11 Ekim 2009 Pazar
KÜLTÜR TAŞIYICISI
Hem kültür beslemeli, hem de son derece serseri geçen bir hafta sonunun ardından ruhumu temizlemeye anneciğime geldim. Saatlerdir parmaklarım derman bulsa da yazsam diye bekliyorum. Bir kuvvet başladım ama her şeyi yazabilecek kadar uzatamayacağım sanırım. En güzel yanı bienaldi. Bol bol foto çektim. Hangisini kullansam karar veremiyorum. Önümüzdeki günlerde de paylaşmaya devam edeceğim ufak ufak.
bu da bizim ilk gittiğimiz film ArıMaya'yı hatırlattı. 1995'ten kalma bir poster
Gündüz Karaköy burdu biraz içimi. Nedense eski sevgiliyle ilgili bir çapa yapmışım Karaköy’de. (Çapalamak algıda seçicilik gibi birşey.) Şehrin her noktasında anılar oluşturup, çapayı Karaköy’e sallamak orayı beraber keşfetmekten olsa gerek. Yazın son günlerinden birinin tadını çıkarttık arkadaşımla. Sonra verdik bienale kendimizi. Kovulana kadar.. Bienalden bir fotomu göstermek isterdim ama ne yazık ki arkadaşım ağır miyop. Beni çekeğine kadraja yandaki kafeleri almış ne yazık ki..
Sonra Cihangir’de canım arkadaşıma tabii ki sonu sessiz sinemayla biten kalabalık bir doğum günü partisi yaptık. Sabah komşudan işittiğimiz laflara değecek düzeyde bir eğlence oldu. Bebelerle takılma konusunda da trendi takip edip, nihayet milli oldum. Vatana millete hayırlı uğurlu olsun! Cuma gecesi neye niyet ettik, hafta sonundan neyle çıktık. Olsun. Çok kibar, çok sarılgan. Motoru da var, DJ seti de. Gelsin hayat bildiği gibi işte..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder